16 Aralık 2021 Perşembe

DEVLETLEŞME SÜRECİNDE SAVAŞÇILAR VE ASKERLER -II

    TIMAR SİSTEMİ


       Osmanlı toplumu sosyal olarak iki sınıfa ayrılmaktadır. 






·         Osmanlıların beylikten devlete geçmelerinde ve büyük fetihler yapmasında hiç kuşkusuz düzenli ve disiplinli bir ordusunun bulunmasının rolü büyüktür. Kuruluş Dönemi’nde Osmanlı ordusu genel hatlarıyla şöyleydi:






·         Osmanlı Devleti’nde yönetenler (askerîler), padişahın kendilerine idari, askerî, adli ve dinî yetki tanıdığı devlet görevlilerinden oluşurdu.

·         Askerî sınıfın en önemli özelliği reaya gibi vergi yükümlülüğünün olmamadır.

·         Osmanlı Devleti’nde yönetenler grubunda yer alan seyfiye (kılıç sahibi) anlamına gelirdi ve askerî sınıfı temsil ederdi.





Kapıkulu askerlerinin özellikleri

1.       Gayrimüslimlerden oluşturulan “Devşirme sistemi”nden seçilirler.

2.       “ulufe” denilen maaş alırlar.

3.       Genellikle İstanbul’da otururlar.

 

Eyalet askerlerinin özellikleri

1.       Türklerden oluşturulan askerlerdir.

2.       Tımar sistemi”yle ile aldıkları topraklarla geçinirler.

3.       Genellikle taşrada otururlar.

 

Tımar sistemi

·         Osmanlı Devleti, fethettiği bölgelerdeki arazileri daha önce Büyük Selçuklu ve Türkiye Selçuklu Devleti’nde uygulanan “ikta” sistemine benzer bir sistemle yönetti.

·         Devletin fethettiği topraklar “tahrir defterleri”ne kaydedilerek dağıtılırdı.

·         Devlete ait bu arazilere, “mirî” arazi denirdi. Bu mirî arazileri dirlik adı verilen bölümlere ayırırdı.

·         Bu dirlikler, üzerinde yaşayan çiftçiler, toprağı ekip biçer ve vergi öderlerdi.

 

·         Tımar kimlere verilirdi?

·         Tımar sistemine göre devlet, kendisine ait olan bu vergilerin toplama hakkını başta yönetenler (askerîler) olmak üzere savaşlarda üstün başarılar göstermiş olanlar ile diğer devlet görevlilerine (kâtip, kadı vs.) bırakırdı.

 

·         Tımar sahipleri, vergi topladıkların yerin gelirlerine göre; yeme, içme, silah ve at gibi her türlü ihtiyaçları kendilerine ait olmak üzere atlı askerler yetiştirirdi.

 

·         Osmanlı Devleti, tımar sistemi ile

1.       Devlet hazinesinden para ayırmadan Osmanlı ordusunun taşradaki en kalabalık grubu olan eyalet askerlerini oluşturmuştur.

2.       Tarım arazilerinin sürekli işlenmesini sağlayarak üretime süreklilik kazandırdı.

3.        Toprak gelirleriyle memur maaşları karşılanmış, vergiler düzenli toplanmıştır.

4.       Tımar sistemi ile savaşa hazır askerler (tımarlı sipahiler) yetiştirildi.

5.       Tımar sahipleri bulundukları yerlerde güvenliği sağlayarak devlet otoritesini güçlendirdi.



Resim 1: Tımarlı Sipahi


 

·         TIMARLI SİPAHİLER

·         Tımarlı sipahiler, Osmanlı ordusunun en önemli ve en kalabalık atlı kuvvetleri idi. Tımar sahiplerinin vergi gelirine göre beslemek zorunda oldukları bu atlı askerlere “cebelü” de denirdi.

·         Tımarlı sipahileri, has, zeamet ve tımar sahipleri besledikleri için devlete ekonomik yönden yük olmazlardı.

 

·         Devletten maaş almaz, ganimet elde etmezlerdi. Tımarlı sipahiler bağlı bulunduğu bölgede reayadan vergileri toplarlardı. Tımarlı sipahilerin yıllık gelirleri, hizmet kıdemlerine göre bin ile yirmi bin akçe arasında olurdu.

 

·         Tımarlı sipahiler, Türk ve Müslümanlardan oluşurdu. Tımarlı sipahiler, bağlı oldukları alay beyinin kumandası altında sefere giderlerdi. Her alayda güvenlikten sorumlu olarak üç dört subaşı bulunurdu.

·         Subaşıların barış zamanı en önemli görevleri, bulundukları bölgenin asayiş ve huzurunu sağlamaktı.

·         Osmanlı Devleti sefere çıkmadan önce sefer emrini beylerbeylerine, beylerbeyleri sancak beylerine, bunlar da alay beylerine bildirirlerdi. Böylece tımarlı sipahilerin eksiksiz olarak, belirlenen yerde toplanmaları sağlanırdı. Özürsüz olarak sefere katılmayan sipahinin dirliği elinden alınır, savaşlarda yararlık gösterenlerin dirliklerine ise zam yapılırdı.

 

·         Tımarlı Sipahiler güvenlik işlerine bakıyor:

·         Tımarlı sipahilerin onda biri, sefer esnasında bulundukları bölgenin asayiş ve güvenliğini sağlar, sefere giden arkadaşlarının işlerini üstlenirlerdi. Sefere çıkan sipahiler o kışı savaş bölgesinde geçirecekse, aralarından bazıları bölgelerine giderek arkadaşlarının tımar gelirlerini alıp getirirdi. Bunlara “harçlıkçı” denirdi.

 

·         Tımarlı sipahiler’in özellikleri ve silahları:  

·         Mutlaka iyi bir ata, miğfere ve zırha sahip olurlardı.

 

·         Tımarlı Sipahi ölürse toprağı kime verilir?

·         Vefat eden tımarlı sipahinin dirliğinin bir kısmı, varsa oğluna; oğlu olmayanın tımarı ise alay beyi tarafından uygun birine verilirdi.

 

·         Tımarlı Sipahilerin komutanları:

·         Eyaletlerdeki her sancağın tımarlı sipahileri bölüklere ayrılırdı. Her bölüğün başında alay beyi, subaşı, çeribaşı, bayraktar ve çavuş denilen zabitler bulunurdu.

 

·         Tımarlı sipahi teşkilatı en mükemmel şeklini XVI. yüzyıl ortalarında aldı.

·         Osmanlı Devleti, merkezî otoriteyi güçlü tutmak amacıyla kanunlara ve devletin koyduğu nizama aykırı hareket edenlerin arazilerini elinden alırdı.

·         Tımarlı sipahiler, işlevsel ve hızlı olduklarından Osmanlı Devleti için oldukça önemli bir yere sahipti.

 

·         Böylece Osmanlı Devleti, taşrada güçlü bir askerî kuvvet meydana getirerek bazı dönemlerde tımarlı sipahileri Yeniçerilere karşı denge sağlayan bir faktör olarak kullandı. Örneğin; XVI. yüzyılda İstanbul’da meydana gelen bir ayaklanmayı tımarlı sipahiler bastırdı. Dolayısıyla Osmanlı Devleti tımarlı sipahileri, merkezî otoritenin ve saltanatın alternatif koruyucuları olarak gördü.


Resim 2: Tımar (Dirlik) sisteminin işlemesi


    
ETKİNLİK ÖDEVİ  

1.       Eski Türk inancındaki “Şaman” ile İslam anlayışındaki “Veli” terimleri, Osmanlı’da harmanlaşarak “…………” adındaki savaşçılara dönüştü.

2.       Seyfiye sınıfının Divandaki temsilcileri;

……………….

……………….

……………….

3.        Seyfiye sınıfının taşradaki temsilcileri;

…………………..

…...........………

2.       Kapukulu askerleri, gayrimüslimlerden oluşturulan “………………… sistemi”nden seçilirler.

3.       Kapukulu Askerleri …………… adıyla maaş alırlar.

 

4.       Kapıkulu Askerleri’nin kısımlarını yazınız

 

Kapıkulun Piyadeleri           Kapıkulun Süvarileri

1…………….…..                                  1…………….…..

2……….………                                        2…………….…..

3 ……….………

4 ………………

 

5.       Tımar sisteminin faydaları nelerdir? Yazınız.

 

…………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………

 

 

6.       Sefer nedeniyle Tımarlı sipahinin toprağındaki işleri yürütenlere ………………….. denirdi.

 

7.       Tımarli sipahilerin her bir askerine ……………………… adı verilirdi.

 

8.       Tımarlı sipahilerin komutanlarına ne adlar verilmektedir?

……………………………………………………………………………………………………………..………………………………………………………….................................................................…….


10 Aralık 2021 Cuma

FETRET DÖNEMİ (1402-1413)

 

FETRET DÖNEMİ (1402-1413)

·         Ankara Savaşı’ndan bir süre sonra Timur, Anadolu’dan çekildi.

·         Timur’un Anadolu’yu terk ederken Osmanlı’nın güçlenmesini önlemek için;

1.       Anadolu beyliklerinin yeniden kurulmasını sağlamıştır.

2.       Yıldırım Bayezid’in oğullarının taht kavgası yapmalarını sağlamıştır.

·         Türk tarihinde taht kavgaları ile geçen bu döneme “Fetret Dönemi” denir (1402-1413).

 

·         Yıldırım Bayezid’in dört oğlu arasında (İsa, Musa, Mehmet, Süleyman) taht kavgaları başladı.

1.       İsa:  Bursa’da

2.       Musa: Bursa ve Balıkesir’de

3.       Mehmet: Amasya’da

4.       Süleyman: Edirne’de sultanlıklarını ilan ederler.

Harita 1: Çelebiler Osmanlı toprakları üzerinde hak iddia ederler.






·         Fetret Devri’ndeki taht kavgaları:

·         Süleyman Çelebi; önce Bursa’ya gelmiş ardından Bizans’la anlaşarak (Gelibolu Antlaşması) onlara biraz toprak vererek kendisini sultan olarak tanımalarını sağladıktan sonra Edirne’ye geçerek sultanlığını ilan etmiştir. Süleyman, Venedik ile Cenevizlilerle anlaşarak onların Timur’u Rumeli’ye geçmelerini engelleme konusunda yardım sözü de almıştı. İsa Çelebi; Timur, İzmir’i almaya çalışırken İsa, Bursa’yı ele geçirmişti. Musa Çelebi, Timur esaretinden kurtulunca Bursa’yı almak için mücadele etse de başarılı olamamış ve kardeşi Mehmet’e sığınmıştı. Mehmet Çelebi; Amasya’da Timur’a bağlı olarak sultanlığını ilan etmiştir. Mehmet, İsa’ya Osmanlı’nın Anadolu topraklarını paylaşmak için öneride bulunsa da reddedilmiş ardından kardeşi İsa’yı mağlup etmişti. İsa ise Bizans’a sığındı. İsa, Süleyman’ın desteğini alarak Çelebi Mehmet’in üzerine tekrar yürüse de Türk töresince öldürüldü. Mehmet, Osmanlı’nın Anadolu topraklarının büyük kısmını ele geçirince Süleyman Çelebi, Anadolu’ya geçerek Mehmet’i yenmiş; Mehmet tekrar Amasya’ya çekilmişti. Süleyman Çelebi, Anadolu’da iken Musa Çelebi,  Mehmet’in yanından Rumeli’ye geçer. Süleyman bunu duyunca Rumeli’ye geçti. Bizans’tan destek alan Süleyman, Musa’yı önce yense de Musa’nın Sırp güçleri ile güçlendikten sonra Süleyman’ı yakalatarak onu Türk töresince öldürtmüştür.


Harita 2Süleyman Çelebi ve daha sonra Musa Çelebi’nin egemenlik sağladığı yerler


·         Böylece Mehmet Anadolu’da ve Musa Çelebi ise Rumeli’de hüküm sürmeye başladı. Musa, kardeşini destekleyen Bizans’ı kuşatmış ancak başarılı olamamıştı. Bizans, Musa’nın İstanbul kuşatmasını yaparken Bizans imparatoru Manuel, Süleyman Çelebi’nin oğlu Orhan’ı da tahtta hak iddia etmesi için serbest de bıraksa de Musa onu bertaraf eder. Bizans ayrıca Mehmet’i de Rumeli’ye geçmeye teşvik etti. Rumeli’ye geçen Mehmet önce başarılı olamasa da Musa Çelebi’nin askerlere kötü davranması üzerine asker ve komutanlar Çelebi Mehmet’in tarafına geçmesinin ardından yapılan ikinci mücadelede Musa yakalanarak Türk töresince öldürüldü.


Harita 3: Fetret devrinden sonra Anadolu


  


·         Fetret Devri’nin ardından;

1.       Saltanatsız geçen ve on bir yıl süren bu mücadeleyi I. Mehmet (Çelebi) kazanarak 1413 yılında Osmanlı Devleti’nin başına geçti.

2.       Osmanlı Devleti’ni dağılma tehlikesinden kurtardı.

3.       Osmanlı Devleti; Bizans, Venedik, Ceneviz, Sırp ve Bulgarlara da taviz vermek zorunda kaldı. Bu olumsuzluklara rağmen Balkanlarda önemli ölçüde toprak kaybı yaşamadı. Bunun en önemli sebebi Osmanlı Devleti’nin Balkanlarda uyguladığı iskân politikası ve adaletli yönetim(istimalet) anlayışıdır.

 

·         Osmanlı Devleti, gerek Ankara Savaşı gerekse bu mücadeleler döneminde Anadolu’daki topraklarının büyük bir kısmını kaybetti.

Tablo 1: 
Anadolu ve Rumeli’de toprak kaybı karşılaştırması



·         ÜLKE BÜTÜNLÜĞÜNÜN YENİDEN SAĞLANMASINA YÖNELİK FAALİYETLER

·         I. Mehmet Dönemi (1413-1421):

·         Osmanlı Devleti’nin dağılmasını önlediği için devletin ikinci kurucusu sayılmaktadır.

·         Fetret Dönemi sonrası Osmanlı Devleti’ni toparlayan I. Mehmet öncelikle Anadolu’da Türk siyasi birliğini yeniden sağlamak istedi. Dış siyasette ise barışçıl bir politika izledi.

·         I. Mehmet ilk olarak Aydınoğullarından İzmir’i, Karamanoğullarından Akşehir, Beyşehir ve Seydişehir ile Hamitoğullarına ait toprakları ele geçirdi. Bu arada Candaroğulları, Saruhanoğulları ve Menteşeoğulları da Osmanlı Devleti’ne bağlılıklarını bildirdi.

 

Harita 4: Çelebi Mehmet (I. Mehmet) dönemi Osmanlı


·         Şeyh Bedrettin İsyanı: I. Mehmet Dönemi’ndeki önemli gelişmelerden biri de Osmanlı Devleti’nde meydana gelen ilk dinî ve sosyal içerikli hareket olan Şeyh Bedreddin İsyanı’dır. Şeyh Bedreddin, Fetret Dönemi’nde Musa Çelebi’nin yanında yer almış ve üç yıl boyunca onun kazaskerliğini (adalet ve eğitim bakanı) yapmıştı. Ancak Musa Çelebi’nin iktidar mücadelesini kaybetmesinden sonra, Osmanlı Padişahı I. Mehmet Çelebi’ye karşı tavır almıştı.

Temsili    Şeyh Bedreddin


·         Şeyh Bedreddin, sonraki dönemlerde Balkanlarda devlete karşı isyan hareketine başladı.

·         Fetret Dönemi’nin yaratmış olduğu otorite boşluğundan faydalanarak bölgede taraftar topladı. Özellikle fakir ve Osmanlı Devleti’ne karşı olan bazı kesimlere (tımarı elinden alınanlar, sürgün edilenler hatta bazı Hristiyan beyleri) yönelik propaganda faaliyetlerinde bulundu. Şeyh Bedreddin’in önemli bir âlim ve tasavvuf ehli olması bazı kesimlerin etrafında toplanmasında etkili oldu. Ancak isyan hareketi uzun sürmedi; Osmanlı Devleti tarafından bastırıldı. İsyan yüzünden bölgede kısa süre de olsa toplumsal karışıklıklar yaşandı; bu durum Osmanlı Devleti’nin bölgedeki otoritesini sarstı. Diğer yandan Şeyh Bedreddin’in ahiret inancını reddeden düşünceleri, İslamiyet’i yeterince tanımamış bazı kesimler tarafından benimsendi. Bu durum dinsel anlamda gruplaşmalara, İslamiyet’in farklı yorumlanmasına neden oldu.

 

·         II. Murat Dönemi (1421-1453):

·         Düzmece Mustafa Olayı: Yıldırım Bayezid’in oğlu Mustafa önce Fetret devrinde Mehmet’e isyan ettikten sonra yenilerek Bizans’a kaçmıştı. Çelebi Mehmet ölünce yerine II. Murat geçince Bizans Mustafa’yı serbest bırakarak onun sultan olmasını istedi. Ancak, Mustafa’nın Bayezid’in oğlu olup olmadığı konusunda farklı görüşler olduğundan bu olaya Düzmece Mustafa Olayı denir.

·         Düzmece Mustafa Olayı’ndan sonra Küçük Mustafa Olayı da yaşandı. Küçük Mustafa; II. Murat’ın kardeşidir. İstanbul kuşatması esnasında isyan etse de başarılı olmaz.

·         İstanbul Kuşatması: II. Murat ise, Osmanlı Devleti aleyhinde faaliyetlerde bulunan Bizans’ı cezalandırmak amacıyla İstanbul’u kuşattı.

·         Bu arada Osmanlı Devleti’nin yaşadığı karışıklıklardan faydalanmaya çalışan Karamanoğulları, Germiyanoğulları ve Menteşeoğulları Osmanlı topraklarına saldırdılar. Bu durum karşısında İstanbul kuşatmasını kaldıran II. Murat, Türk beyliklerinin üzerine yürüdü. İlk olarak Menteşeoğullarına son verdi (1425). Karamanoğulları ile yapılan savaşı kazandı. Karamanoğullarının af dilemesi üzerine siyasi varlıklarının devamına izin verdi. Diğer yandan Germiyanoğlu Yakup Bey’in vasiyeti gereği ölümünden sonra toprakları Osmanlı Devleti’ne katıldı.

·         II. Murat ardından Rumeli’ye geçmiş ve dedesi Yıldırım Bayezid dönemindeki sınırlara tekrar ulaşmayı başarmıştır.

 

·         ÖDEV: SAYFA 72’deki C,Ç ve D etkinlikleri deftere yazılıp çözülecek..

OSMANLI’DA EKONOMİK ÖNLEMLER ve İSYANLAR KONUSUYLA İLGİLİ ETKİNLİK

 

OSMANLI’DA EKONOMİK ÖNLEMLER ve İSYANLAR KONUSUYLA İLGİLİ ETKİNLİK

1.       Osmanlı’da devlete ait topraklara ………………… ………………..  denir.

2.       Fethedilen toprakların kaydedildiği defterlere ……………………………………………. denirdi.

3.       ………………………….….. Osmanlı Devleti’nin, İslami geleneklere dayanarak topladığı vergilerdir.

4.       ……………………………………………..Devletin farklı dönemlerde savaş, deprem, kıtlık gibi dönemlerde değişik isim ve miktarda topladığı vergilerdir.

5.       Şer’i vergilerin kısımları nelerdir?

a)       …………………….…….. Müslümanlardan alınan  % 10’luk ürün vergisidir.

b)       …………………….…….. Gayrimüslimlerden alınan 1/5 oranındaki ürün vergisidir.

c)       …………………………………Gayrimüslimlerden askerlik yapmadıkları için alına vergidir.

6.       Devletin nakit para ihtiyacı için tımar toprakları ………………………………..’a verildi.

7.       ……………………………… : Geliri doğrudan devlet hazine ait topraklardır.

8.       İltizamı alan kişilere ………………………… denir.

9.       …………………………………………: toprağın ömür boyu kiralanması uygulanmasıdır.

10.    ……………………………   : Devletin farklı dönemlerde savaş, deprem, kıtlık gibi olağanüstü dönemlerde topladığı vergidir.

11.    ……………….………………………..: Devletin sefer ve savaş masraflarını karşılamak için topladığı vergidir.

12.    …………………………. :Bir yerleşim yerinin ileri gelenleri anlamına gelir.

13.    Âyanların güçlenme nedenleri nelerdir?

…………………………………………………………………………………………

………………………………..………………………………………………………

 

14.    Âyanlar yönetimde daha etkin olmak içim İstanbul’da ikamet edip güvendikleri “…………………………………”  denilen kişileri kendi bölgelerine vergi toplamakla görevlendirirlerdi.

15.    …………………. döneminde “Bozoklu Şeyh …….…..” diye biri isyan etmiş bu nedenle Anadolu’daki isyanlar bu adla anılır olmuştu.

16.    Anadolu’da reaya adı verilen köylülerin büyük bir kısmı mallarını ve hayvanlarını almadan yaşadıkları yerleri  terk ederek büyük şehirlere yaptıkları göçlere…….………………….... denir.

17.    Mederese öğrencilerinin çıkardıkları isyanlara ……….. Denir.

18.    İstanbul’da askerlerin çıkardıkları isyanlara …………….. Denir.

19.    Fatih Sultan Mehmet, “…………………….……………”ni yasalaştırarak sultan olanın diğer kardeşlerini öldürmesinin yolunu açmıştır.

 

20.    Sancağa çıkma usulü nedir?

…………………………………………………….……………………………….

 ………………………………………………………………………………………

 

 

21.    Sancağa çıkma usulünün terk edilmesinin sonuçları nelerdir?

………………………………………………………………………………………

      …………………………………………………………………………………

 

22.    Ekber ve erşet sitemi nedir?

 

………………………………………………………………………………

 

…………………………………………………………………………………

 

 

23.    Kafes sistemi nedir?

………………………………………………………………………………..

……………………………………………………….………………………

 

24.    Celali isyanlarının nedenleri ve sonuçları nelerdir?

Nedenleri:

………………………………………………………………………………..

……………………………………………………….………………………

 

Sonuçları:

………………………………………………………………………………..

……………………………………………………….………………………

 

25.    Suhte İsyanlarının nedenleri nelerdir?

………………………………………………………………………………..

……………………………………………………….………………………

 

26.    Yeniçeri (İstanbul) isyanlarının nedenleri ve sonuçları nelerdir?

Nedenleri:

………………………………………………………………………………..

……………………………………………………….………………………

 

 

 

Sonuçları:

………………………………………………………………………………..

……………………………………………………….………………………

 

 

27.    XVII. yüzyılda III. Murat, II. Osman (Genç) IV. Murat ve IV. Mehmet dönemlerinde büyük isyanlar çıktı. Bu isyanlar hakkında kısaca bilgi veriniz:

·         III. Murat:

………………………………………………………………………………..

……………………………………………………….………………………

……………………………………………………….………………………

·         II. Osman (Genç):

………………………………………………………………………………..

……………………………………………………….……………………………………………………………………………….………………………

 

·         IV. Murat:

………………………………………………………………………………..

……………………………………………………….……………………………………………………………………………….………………………

 

·         IV. Mehmet:

………………………………………………………………………………..

……………………………………………………….………………………

……………………………………………………….………………………

 

TC İNKILAP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK DERSİ ÇALIŞMA SORULARIDIR (2D 2Y)

TC İNKILAP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK DERSİ ÇALIŞMA SORULARIDIR (2D 2Y)   1.   Celal Bayar, Adnan Menderes, Refik Koraltan ve Fuat Köprülü’nün h...