Selçuklu Emirlerinin Anadolu
Faaliyetleri
Sultan Alp Arslan devlet içinde isyanları
bastırdıktan ve düzeni sağladıktan sonra kendisine bağlı komutan ve emirlerin
Anadolu’ya seferleri tekrar başladı. Sâlâr-i (Farsçada kumandan) Horasan adlı
bir kumandan Amid (Diyarbakır)’de bulunan Tulhum kalesini kuşatsa da başarılı
olamayarak Siverek üzerine yürüdü ancak burada bulunan Bizans’a bağlı Frenk askerleri
tarafından püskürtüldü. Sâlâr-i Horasan, yardımcı kuvvetler tarafından
güçlendirilmiş ordusuyla bu sefer Urfa’yı kuşattıysa da yine başarı
sağlayamadı. Urfa’ya tekrar akınlar yapan Sâlâr-i Horasan, bu sefer beş bin
kişilik Bizans kuvvetini yenmeyi başardı. Ardından 1066 yılı başında yine Amid
kalesi önüne geldi. Amid hakimi Mervanilerden Nizamüddin, şehir kapılarını
kapattı. Nizamüddin’in veziri Ebu’l Fazl İbrahim, Salar-i’ye otuzbin dinar
karşılığında şehir durlarından ayrılmaya ve kendisini bu durumu görüşmek üzere
şehre davet etmiş ancak tuzağa düşürülen Sâlâr-i Horasan, öldürülmüştü.
Malazgirt Savaşı öncesi (temsili) Selçuklu akınları |
1066-1067 yılında Hacib Gümüştekin yanında Afşin, Ahmetşah gibi Türk beyler olduğu halde Anadolu’ya girdi. Bu Selçuklu kuvvetlei Amid’deki Tulhum’a ulaştıktan sonra El Cezire’de bulunan Nizip’i kuşatmışlar ancak mukavemet karşısında Hısn-ı Mansur (Adıyaman) taraflarına indiler. Bu arada Selçuklu akınlarına karşı koymak için Bizans on bin kişilik bir kuvvetle Selçuklulara saldırsa da komutanları Arvondanos esir düştü. Gümüştekin ve beraberindeki kuvvetler ganimet ve esirlerle hareket merkezleri Ahlat’a geri döndüler.
Selçukluların Anadolu'ya harekat merkez üssü Ahlat, Van Gölü çevresinde yer almaktadır. |
Türk komutanlar arasında
başlayan münakaşada Afşin, Gümüştekin’i öldürmiştü. Afşin, Gümüştekin’in
öldürülmesine sultan Alp Arslan’ın kızacağından korkup kendine bağlı kuvvetlerle
batı yönüne giderek Fırat Nehri’ni geçmiş Afşin’in kuvvetlerinin bir kısmı
Antep civarına diğeri Antakya’ya ulaşmıştı.
Afşin bu başarılardan sonra Malatya üzerine
yürüdü. Onu karşılayan Bizans ordusu dayanamayarak dağıldı. Afşin bu sefer
Kayseri’ya ulaşarak burayı da ele geçirdi. Afşin, Karaman bölgesine de akınlar
yaptıktan sonra Toros dağlarını aşıp Adana ve Seyhan taraflarına ulaşmış
ardından merkez üssü Halep’e ulaşmıştı. 1068’de Afşin Antakya, Antep, Halep
taraflarında yeni istila hareketi başlattı. Bu büyük başarılardan sonra
sultandan kendisini affeden mektubunu alınca yüzbin altın ve hediyelerle sultan
Alp Arslan’ın yanına gitmek için hareket etti.
Malazgirt savaşı öncesi Anadolu akınları yönü |
Sultan Alp Arslan’ın İkinci Kafkasya Seferi ve
Romanos Diogenes’in Anadolu ve Suriye Seferi
Sultan Alp Arslan, 1067 yılı içinde büyük bir
orduyla Horasan’dan ayrılarak ikinci defa Aras nehrini geçerek Azerbcaycan’daki
Şeki şehrine girdi. Sultan’a bağlı öncü kuvvetler komutanı Savtekin, farklı
hanlıklardan oluşan Şeki bölgesini ele geçirirken Ahastan adlı yerel bir
yönetici sultana bağlılık arz ederken İslam dinini kabul etmişti. Gürcü kralı
IV. Bağrat ise savaşmaya yanaşmayarak kaçtı. Tiflis’in ele geçirilmesi ile
Gürcü kral, sultana bağlı olmayı ve vergi vermeyi kabul etti. Tiflis ve Gence
tarafları Fazluya’nın yönetimine verilerek Selçuklulara bağlı bir emirlik
kurduruldu. Sultanın asıl amacı Anadolu’da ordunun başında fetihlerde
bulunmaktı. Ancak Selçuklukarın doğusunda bulunan Batı Karahanlı hükümdarı Ebu
İshak I. İbrahim b. Nasır’ın vefatı ile meydana gelen olaylar sultanın geri
dönmesine yol açtı. Sultan geri çekilirken emirlerine ve kumandanlarına
akınlara devam etme emrini vermişti. Bu kumandanlar arasında Er Basğan ve Emir
Sanduk da vardı.
En güçlü dönemlerinde Doğu Roma (Bizans) |
Bizans imparatoru X. Konstantinos Dukas’ın ölümünden sonra imparatoriçe Eudokia artan dış baskılar karşısında Bizans’ın önde gelen kumandanlarından Romanos Diogenes ile evlenerek iktidarı ona vermişti. 1068 yılı içinde iyi savunulmayan Anadolu’yu Selçuklu akınlarına karşı korumak amacıyla IV. Romanos (Romanos Diogenes) kendi memleketi olan Kapadokya ve çoğunluğu Norman, Frank, Oğuz ve Peçenek ücretli askerlerinin teşkil ettiği kuvvetli bir ordu toplayarak harekete geçti.
Doğu Roma imparatoriçesi Eudokia |
Suriye
taraflarına yönelen imparator, Kayseri yakınlarındayken Selçuklu akıncılarının
kuzeyde Tokat ve Niksar’da olduklarını
öğrenir öğrenmez onları takibe koyuldu. İmparator akıncıları Divriği
yakınlarında mağlubiyete uğrattıktan sonra Maraş taraflarına indi. Bu bölgede
bulunan Selçuklu akıncı emiri Has Yınal mukavemet gösterince Bizans ordusu Kuzey
Suriye’de Halep yakınlarındaki Menbiç’i kuşattıktan sonra ele geçirdi. Bu
kuşatma devam ederken Hanoğlu Harun ve Halep Emiri Mahmut kumandasındaki Türk
ve Arap kuvvetlerin karşı tarruzu sonuç vermemişti. Bizans imparatoru kalabalık
ordusunun beslenme sıkıntısı nedeniyle zayiat vermemek için Torosları aşıp Orta
Anadolu’ya girdi. İmparatorun Halep taraflarındayken Ahlat’ta Afşin ve
Ahmetşah kumandasındaki Selçuklu
kuvvetleri Orta Anadolu’ya uzanan akınlar yaptılar. İmparator da kış
yaklaştığından İstanbul’a dönmek zorunda kaldı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder