21 Eylül 2021 Salı

 

TÜRKİYE SELÇUKLU DEVLETİ (1077-1308)

 

 

Süleymanşah dönemi (1077-1086)

·         Büyük Selçuklu devletine bağlı olarak devletini kurmuştur.

·         Süleymanşah, Türkiye Selçuklu Devleti (TSD)’nin kurucusudur.

·         Bizans (Doğu Roma İmparatorluğu)’tan İZNİK şehrini alarak burayı devletine merkez (başkent) yapmıştır.

·         Anadolu’da sınırlarını Antakya’ya kadar genişletmiştir.

·         Süleymanşah, Anadolu seferine çıkarken kendisine vekil (naip)olarak Ebu’l Kasım’ı bırakmıştır.

·         Suriye Selçuklu sultanı ile sınır anlaşmazlığı yaşamış bu da ölümüne neden olmuştur.

·         Süleymanşah, Suriye Selçuklu sultanından kaçarken Fırat nehrini geçmeye çalışırken boğulmuş ve Suriye sınırları içinde Türkiye’ye bağlı Caber Kalesi’ne gömülmüştür.

 


Resim-1: Süleymanşah’ın Suriye sınırları içindeki Türkiye’ye bağlı Caber Kalesi

I. Kılıç Arslan dönemi (1092-1107)

·         Süleymanşah’tan sonra devletin düzenini sağladı.

·         Kayınpederi olan Çaka Bey’in fazla güçlenmesini istemediği için Bizans’ın oyununa gelerek onu öldrürttü.

·         Danişmentlilerin elindeki Malatya’yı almaya çalışırken kalabalık haçlı ordusunun (I. Haçlı Seferi 1096-1099) devletinin başkentini kuşattığını haberi aldı.

·         Başkenti İznik’i kaybeden sultan başkentini KONYA’ya taşıdı.

·         Merkezini Konya’ya taşıdıktan sonra Güneydoğu Anadolu’ya sefer yapar. Sefer sonunda Büyük Selçuklu komutanı Çavlı’dan kaçarken sultan Habur nehrini geçerken boğulur.

 

 

I. Mesut dönemi(1116-1155)

·         Sultan Mesut döneminde Danişmentliler çok güçlenmişti. Danişment oğlu Ahmet Gazi Selçuklulara karışmaktaydı. Ancak Ahmet Gazi’nin ölümünden sonra TSD, tekrar bağımsız hareket etmeye başladı.

·         II. Haçlı seferi sırasında Haçlı ordusunu mağlup etmişti.

 

II. Kılıç Arslan dönemi (1155-1192)

·         Anadolu’nun büyük kısmında egemenlik sağladı. Danişmentlilerden Kayseri, Malatya ve Sivas’ı aldı.

 


Harita-1 : II. Kılıç Arslan döneminde Türkiye Selçuklu Devleti

 

·         Miryokefalon Savaşı (1176)

·         Taraflar: Türkiye Selçuklu Devleti ile Bizans arasında yapılır.

·         Komutanlar: Manuel Komnenos ve II. Kılıç Arslan

·         Nedeni: Bizans’ın Anadolu’dan Türkleri atmak istemesi

·         Sonuçlar:

1.       Bizans’ın Anadolu’yu Türklerden geri alabilme umutları sona erdi.

2.       Anadolu kesin olarak Türk yurdu oldu. Bu tarihten sonra Anadolu’ya Türkiye denmeye başlandı.

3.       Türklerin batıya ilerleyişi hızlandı. Batı Anadolu’da Türk nüfusu arttı.

4.        Anadolu’daki ticaret yollarının denetimi büyük ölçüde Türkiye Selçuklu

I. Gıyaseddin Keyhüsrev dönemi( 1192-1196, 1205-1211)

·         Kardeşlerine üstünlük sağlayıp hükümdar olsa da kardeşi II. Süleymanşah onu tahttan indirdi. II. Süleymanşah’ın ölümünden sonra tekrar sultan oldu.

·         Antalya’yı alarak devletin Akdeniz’e ulaşmasını sağladı. Antalya deniz ticaretinde önemli merkez haline geldi. Ticarette tüccarlara vergi indiriminde bulundu.

II. Süleymanşah(1196-1205)

·         Erzurum’u ele geçirerek Saltuklu beyliğine son verdi.

 

 

I. İzzeddin Keykavus dönemi(1211-1220)

·         Sinop ele geçirilerek burada tersane (gemi yapım yeri) kuruldu.

·         Bazı devletlere ticari ayrıcalık verdi.

I. Alaaddin Keykubat dönemi (1220-1237)

·         TSD’nin en güçlü dönemidir.

·         Alanya ele geçirildi.

·         Sinop’ta hazırlanan donanma ile Suğdak ele geçirildi.


 

 

 

 

 

 

 

                     Harita-2: Suğdak’ın konumu

·         Yassı Çemen Savaşı: Moğolların önünden kaçan Harzemşah devleti hükümdarı Celaleddin Harzemşah Anadolu’ya saldırır. Bunun üzerine Harzemşahları TSD sultanı yenilgiye uğrattı. Moğollar ile TSD sınır komşusu oldu.

 


Harita-3: Harezmşahlar devleti(1097-1231), Büyük Selçuklulardan sonra Harezm (Hazar ve Aral Gölü çevresi)  ve çevresinde kurulmuştur.

·         Sultan’ın Moğollara önlemleri:

1.       Komşu devletlerle ittifak antlaşmaları yapar.

2.       Sınırlara askeri kuvvet gönderir.

3.       Sınırlardaki sur ve kaleleri onarır.

 

II. Gıyaseddin Keyhüsrev dönemi( 1237-1246)

·         Yeteneksiz sultan veziri olan “Sadettin Köpek”in etkisinde kaldı. Vezir rakibi olabilecek yetenekli devlet yöneticilerini öldürttü.

·         Ortaya çıkan otorite boşluğundan faydalanan Babailer (Baba İshak ve İlyas) isyan ettiler. Devletin kendilerine iyi davranmadığı gerekçesiyle Türkmenler isyan etmiş ancak isyan zor da olsa bastırılmıştır. İsyanın zar zor bastırılması devletin zayıfladığını Moğolların da anlamasını sağlamıştır.

 

·         Kösedağ Savaşı (1243)

·         Taraflar: TSD ve İlhanlı Moğolları

·         Komutanlar: II. Gıyaseddin ve Baycu Noyan

·         Gelişme: Sultan savaş meydanını terk eder.

Sonuçları:

1.       Anadolu’da Moğol yönetimi başlar.

2.       Türkiye Selçuklu Devleti (TSD) yıkılış devrine girer.

3.       Selçuklu sultanları göstermelik hükümdar oldular.

4.       Moğol zulmünden kaçan Türkler Anadolu’nun batısını Türkleştirdiler.

5.       Moğol yönetimini kabul etmeyen “İkinci Beylikler”  kuruldu.

 


                      Harita-4: İkinci Beylikler

KONUYLA İLGİLİ ETKİNLİK

A.      Aşağıdaki soruları cevaplayınız.

1.       Malazgirt savaşından sonra Anadolu’da kurulan  Türk beylikleri hangileridir?

2.       Miryokefalon savaşının sonuçları nelerdir?

3.       Anadolu Türk beyliklerinin Anadolu Türk tarihine katkıları hakkında bilgi veriniz.

4.       Türkiye Selçuklu Devleti’nin başkent değişikliği yapma nedeni nedir?

B.       Aşağıdaki boşlukları uygun sözcüklerle doldurunuz/yazınız.

1.       Anadolu Türk tarihinin başlangıcı kabul edilen savaş …………………………..’tir.

2.       Anadolu’dan, Türkiye olarak bahsedilmeye başlanan savaş ……………………………’dur.

3.       Türkiye Selçuklu devletinin kurucusu …………………………………………..’tır.

4.       Türkiye Selçuklularının ilk başkenti …………………’tir. İkinci başkenti ise ……………..’dır.

5.       İlk Türk denizcisi olan Çaka Bey’i öldürten Türkiye Selçuklu sultanı ………………………………………………’dır.

20 Eylül 2021 Pazartesi

URANÜS'ÜN UYDULARI: PORTİA

         Uranüs’ün uydularından Portia, adını Wiliam Shakespeare’in eserlerinden “Venedik Tüccarı”nda        geçen karakterden almaktadır:











Venedik Tüccarı” kitabına adını tüccar Antonio’nun canı sıkkındır. Salerio, onun aklının havada olduğunu düşünmektedir. Antonio’nun mal-mülk kaybetmekten üzgün olmaması Solanio’nun onun aşık olduğu sonucuna vardırır.

Gratiano, Antonio’yu uyarır: “Bazı insanlar konuşmadıkları için bilge görünseler de aslında budaladırlar.” Antonio’nun can arkadaşı Bassanio az konuşan kişilerdendir. Antonio ise arkadaşının kendisinden bir olayı sakladığını anlamıştır. Antonio, arkadaşına kendisine açılabileceğini söyler. Bassanio, da Belmont’ta bir kızın kendisine babasından yüklü bir miras kaldığını Sezar’ı öldüren Brutus’un karısı “güzel Portia” kadar olduğunu onun adının da Portia olduğunu söyler. Antonio da tüccar olduğu halde kendisinin malı ve mülkü denizde olduğu için nakiti de yoktur.  Bu yüzden Antonio, arkadaşından Venedik’te kredi alabileceği kimse olup olmadığını araştırmasını söyler. 

Portia, yardımcısı Nerissa’ya dert yanmakta olup mutlu olamadığını söylemektedir. “İyi olanı yapmanın bilmek kadar kolay olmayacağı”nı düşünmektedir. Koca bulmanın zorluğundan bahseder. Nerissa, Portia’nın taliplerini sıralar:

Napoli prensi, Palatine kontu, Monsieur le Bon, Folconbridge, İskoç baronu, Satonya dükü talipler arasındadır. Bunlar arasında (sırayla); sadece atlar hakkında bilgi sahibi, espiriden anlamayan, çok oynak, dil bilmeyen, çok iyiliksever ve sarhoşken bile çekilmeyen birileridir.

Portia, Kudüs Haçlı kraliçesi Sibylla kadar uzun yaşayacaksa babasının vasiyeti gereği evlenir ancak Diana (Yunan mitolojisinde Artemis) gibi bakire ölmeyi tercih eder. Nerissa ise Portia’ya Bassanio’yu hatırlayıp hatırlamadığını sorar. Bu arada Fas prensi de Portia’yı görmeye gelmiştir.

Yahudi tüccar Shylock ile Bassanio birşeyler alıp satmaktadırlar. Antonio arkadaşı Bassanio için Yahudi tüccar Shylock’tan üç bin duka altın borç alacaktır. Vade günü geldiğinde borç ödenmezse tüccar Antonio’nun vücudunda yarım kilo et alabileceği yönünde senet de imzalanır.

Fas prensi Portia’ya ten rengini küçümsemeemsi Phoebus (güneş tanrısı Apollon) kadar ateşli olduğunu söyler. Portia da şu ana kadar adaylar arasında en iyi olduğunu söyleyince ünlü kahraman Herkül’ün şans olmayınca uşağı Lichus’a yenilebileceğini ima eder.

Shylock’un soytarısı Laucelot Gobbo, efendisinin yanından kaçmayı düşünmektedir. Laucelot Gobbo, Bassanio’nun hizmetine girmek ister. Bu arada Shylock’un kızı Jessica, Laucelot Gobbo’nun kendilerini terk edeceğini anlamış ve duruma üzülmektedir.

Venedik’te bir sokakta Lorenzo, Salerio, Solanio ve Gratiano aralarında konuşmaktadırlar. Elinde mektupla Laucelot gelir. Yahudi Shylock’u yeni Hristiyan sahibine yemeğe davet etmektedir. Shylock, kızı Jessica’ya davet edildiğini istemeden de olsa yemeğe gideceğini söyler. Gratiano ve Salerio kostümlü oldukları halde Lorenzo içeri girer. “kimse var mı?” sorunca Jessica pencereye erkek kılığında Cupid (aşk tanrısı Eros)’ten utanarak cevap verir. Lorenzo onu hemen tanır.

Portia, Fas prensine babasını vasiyeti gereği üç sandıktan birinde kendi resminin olduğunu onu bulduğu takdirde onunla evleneceğini söyler. Fakat, içinde kurukafanın olduğu altın sandığı açınca hayalleri suya iner. Ama sandıkta şu not da yazılıdır:

Her parıldayanı altın sanma

Kim söylese bunu sakın inanma…”

Yahudi tüccarın kızı Jessica, Lorenzo ile bir kayıkla kaçmıştır. Bu duruma kızan Shylock, bu durumu düke  bildirir. Onları bulamayan Shylock, Antonio’dan şüphelenir. Antonio da Jessica’nın kendi gemilerinde olmadığı teminatını verir.

Portia'yı oynayan Lynn Collins 

Aragon prensi de Portia için sandık seçiminde gümüş sandığı seçer ve şöyle notla karşılaşır:

Kimi insan hep gölgeleri kucaklar durur

Sonunda senin gibi mutluluğa gölgesini bırakır..”

Venedik tüccarı Antonio’nun mal ve mülkünün sahip olduğu gemilerle battığı dedikodusu ortaya çıkar. Yahudi tüccar Shylock,  kızının kaçtığını bildiklerini tahmin ederek Antonio’nun arkadaşlarını dolaylı olarak Antonio’ya da kızmaktadır. Antonio’nun malının gemide battığını küçümseyici şekilde söyler.

Portia’nın seveni Bassanio, Portia’ya sevgisinden sandık seçimine gider. Bassanio, değersiz görülen kurşun sandığın açılmasını talep eder. Sandığın içinde Portia’nın resmini bulmuş, yardımcısı da Nerissa’ya vurulmuştur.

Bassanio’ya bu arada kötü haber gelmiştir. Bu haberi Portia ile paylaşmak zorunda kalır. Can arkadaşı olan Antonio borcunu ödeyememiştir. Buna karşılık Shylock, senette yazılan cezayı talep etmektedir. Antonio, arkadaşını son defa görmek için yanına çağırır. Shylock, senette yazılan borcun vadesi geldiği halde ödenmemesi karşısında vücudundan yarım kilo et talep etmektedir. Portia da Bassanio’ya evlendikten hemen sonra gidebileceğini söyler.

Portia ve yardımcısı Nerissa ev işlerini yönetmeleri için Jessica ve Lorenzo’yu görevlendirdikten sonra erkek kılığında mahkemeye gitmeyi kararlaştırırlar. Portia, kuzeninden bazı hukuk derslerleri öğrenmiştir.  Mahkeme salonunda dük, Antonio’ya üzüldüğünü söyler. Yahudi tüccar da mahkemeye davet edilir. Yahudi tüccara üç bin düka altın yerine iki kat düka altın teklifini reddeder. Avukat katibi kılığında salona Nerissa girer. Bu arada  Shylock bıçağını bilemektedir. Gratiano, Shylock’a onun yüzünden Pisagor’un düşüncesi olan “hayvan ruhunun insan bedenine geçtiğini” düşünür. Avukat katibi, hukuk doktoru olan Portia’nın erkek kılığında olan hukuk doktoru Balthazar’ı huzura kabul eder.

Yahudi tüccar Shylock'u oynayan Al Pacino


Portia, tüccara merhametli olmasını salık verse de tüccar adalet istemektedir. Portia geçmişten günümüze yankılanan şu cümleği söyler: “ konulmuş yasaların üstünde güç yoktur.” Portia, borcun üç katını da önermiştir. Shylock, bütün Venedik şehrini verseler kabul etmeyeceğini ısrar eder. Portia, Antonio’nun göğsünün açılmasını ve tüccarın Antonio’dan yarım kilo et alabileceğini bir şartla kabul eder. Tek bir damla kan dökülmeyecektir. Çünkü senette kanın dökülebileceği yazılmamıştır. Venedik yasası gereği Hristiyan kanının dökülmesinin cezasının mal ve mülküne el konma olduğu belirtilince tüccar borcun üç katını kabul eder. Portia, savunmaya devam etmektedir. Yahudi tüccarın bir Hristiyanın canına kast etme nedeniyle malının yarısının mağdura diğer yarısının devlete kalması gerekmektedir. Shylock, haklıyken haksız duruma düşmüştür. Dük de bu yönde karar vermiştir. Dük, Antonio’yu affedip affetmeyeceğini sorar. Antonio, kendi payını tüccara bırakacağını ancak onun ölümünden sonra kızı Jessica ve Lorenzo’ya kalmasını talep eder.

Antonio ve arkadaşı Bassanio, hukuk doktoru Balthazar (Portia)’a ücret teklif etseler de doktor bunu reddeder. Ancak anı olsun diye Antonio’nun eldiveni ile Bassanio’nun yüzüğünü talep eder. Bassanio’ya sevdiği Portia yüzüğü verdiği için teslim etmek istemese de Antonio ricacı olunca yüzüğü vermeyi kabul eder.

Portia ve Nerissa, kocalarından erken ulaşırlar eve. Hanımlar yüzüğü görene kadar yatağı paylaşmayacaklarını söylerler. Portia, aniden yüzüğü Antonio’ya vererek arkadaşının aşkına kefil olmasını ister. Antonio, arkadaşının aşkına ruhuyla kefil olacağını söyler ve yüzüğü arkadaşına yüzüğü bir daha bırakmamasını tembihler. Bassanio, yüzüğü alınca bu yüzüğün aynı olduğunu anlar. Portia, hukuk doktorunun kendisi olduğunu itiraf eder. Yahudi tüccarın malının Jessica ve Lorenzo’ya kalacağını aynı zamanda Antonio’nun mal ve mülkünün batmadığı müjdesini de verir.


Wiliam Shakespeare, “Venedik Tüccarı”, (çev. Bülent Bozkurt), Remzi Kitabevi, İstanbul:2013




16 Eylül 2021 Perşembe

ANADOLU’NUN TÜRKLEŞME SÜRECİ


ANADOLU’NUN TÜRKLEŞME SÜRECİ

·         Malazgirt Savaşı’ndan sonra Türklerin Anadolu’ya yönelik göç ve fetih hareketleri hızlandı.

·         Anadolu fethinin hızlanma nedeni nedir?  Sultan Alp Arslan’ın fethedilen bölgeyi fetheden komutana “kılıç hakkı” olarak vermesi etkili oldu.

·         Selçuklu komutanları kısa sürede Anadolu’nun önemli yerlerini ele geçirdi. Başlangıçta Büyük Selçuklu Devleti’ne bağlı olan komutan ve beyler, zamanla bağımsız olmaya başladılar.

 

·         Anadolu’da kurulan ilk Türk devletleri hangileridir?

a)       Danişmentliler Beyliği

b)       Saltuklular Beyliği

c)       Artuklular Beyliği

d)       Mengücekliler Beyliği

e)       Çaka Beyliği Beyliği

f)        Türkiye Selçuklu Devleti

Harita-1: Anadolu’da kurulan ilk Türk devletleri

DANİŞMENTLİLER (1080-1178)

·         Selçuklu komutanı Danişment oğlu Gümüştekin Ahmet (Ahmet Gazi) tarafından kuruldu.

·         Merkezi Sivas’tır. Zamanla sınırlarını Tokat, Niksar, Amasya, Çankırı, Çorum, Kastamonu, Kayseri, Elbistan ve Malatya’ya kadar genişletti.

·         Türkiye Selçukluları ile sınır sorunları yaşadılarsa da Haçlılara karşı birlikte mücadele ettiler.

·         Ahmet Gazi’den sonra Emir (Melik) Gazi başa geçti. Bu dönemde Danişmentliler; Bizans, Haçlı ve Ermenilerle mücadele ederek Anadolu’da çok güçlendiler. Bu nedenle Sultan Sencer, Emir Gazi’ye “meliklik”(yüksek rütbeli hükümdar ailesinden yönetici) unvanı verildi.

·         Emir Gazi’den sonra Danişmentliler taht kavgası nedeniyle üçe ayrıldı:

                                                                     Şekil-1: Danişmentliler’in üç kısmı


 Danişmentlilerin bu üç kısmına da Türkiye Selçuklu sultanı II. Kılıç Arslan son verdi.

 

·         Danişmentliler’ in Anadolu’nun Türkleşmesi ve Müslümanlaşmasında katkıları fazladır.

·         Yağıbasan  Medresesi” Anadolu’da tıp eğitimi veren ilk medresedir. Kayseri Ulu camii ve Amasya Gazi kümbeti onların eseridir.

·         Danişmentname: Anadolu’nun Müslümanlaşmasının destanıdır. Bir nevi Battal Gazi destanının devamı niteliğindedir.

                                                                Resim 1: Battal Gazi destanına hayat veren Cüneyt Arkın

 


SALTUKLULAR (1072-1202)

·         Anadolu’nun doğusunda Selçuklu komutanı Ebu’l Kasım Saltuk tarafından kuruldu.

·         Beyliğin merkezi Erzurum’dur.

·         Saltuk’tan sonra Emir Ali, Ziyaeddin, II. Saltuk (İzzeddin), Muhammed, Mama Hatun,Alaeddin Melikşah başa geçmiş olup bu beyliğe II. Süleymanşah son vermiştir.

·         Türkiye Selçukluları ile sınır anlaşmazlığı yaşasalar da Haçlılara karşı birlikte mücadele ettiler.

·         Saltuklular mimaride gelişmişlerdi. Erzurum’daki Kale Camisi, Tepsi Minare , Ulu Cami, Üç Kümbetler ve Tercan’daki Mama Hatun Kümbeti Saltuklulara ait önemli eserleridir.

 

 

 

MENGÜCEKLİLER (1080-1228)

·         Selçuklu komutanı olan Mengücek Gazi tarafından kuruldu.

·         Merkezi Erzincan’dır.

·          Kemah, Divriği ve Şebinkarahisar dolaylarında hüküm sürdü.

·         Mengücekliler, zaman zaman Danişmentlilerle ittifak yaparak Gürcü Krallığı ve Trabzon İmparatorluğu ile savaşarak topraklarını genişlettiler.

 

M         Mengücek Gazi’den sonra yerine oğlu İshak geçti (1142). Ancak İshak’ın ölümünden sonra çıkan taht kavgaları yüzünden beylik, Erzincan ve Divriği kolu olmak üzere ikiye ayrıldı.

                                                                                Şekil-2:Mengüceklilerin iki kolu





·         Erzincan kolunun ünlü hükümdarı Behramşah’tır. Bu dönemde Erzincan önemli bir ticaret ve kültür

merkezi hâline geldi. Behramşah’ın ölümünden sonra Türkiye Selçuklu Hükümdarı I. Alâeddin Keykubat,

Erzincan koluna son verdi.

 

·         Divriği kolu ise Türkiye Selçuklularına bağlı olarak varlığını sürdürdü. 1228’de tamamen bu devlete katıldı.

·         Mengüceklilerin önemli eserleri arasında Divriği Ulu Cami ve Sitte Melik Kümbeti yer almaktadır.

                                                                    Resim 2: Divriği Ulu cami giriş kapısı işlemesi

ARTUKLULAR (1102-1231)

·         Alp Arslan’ın komutanlarındandır. Alp Arslan’ın oğlu sultan Melikşah’la arası bozulunca Suriye Selçuklularının hizmetine girdi.

·         Suriye Selçukluları, Artuk Bey’e Kudüs yönetimini verdiler.

·         Artuk Bey’in ölümünden sonra oğulları İlgazi ve Sökmen Beyler Diyarbakır çevresine geldiler.

·         Artukoğulları zamanla Anadolu’da üç kol şeklinde yönetim kurdular:

                       Şekil-3:Artukluların üç kolu




·         Eyyubiler, Diyarbakır-Hısnıkeyfa koluna; Karakoyunlular, Mardin koluna; Harput koluna da Türkiye Selçukluları son verdiler.

·         Artuklular yaşadıkları bölgeleri mamur hâle getirdiler. Diyarbakır’daki Ulu Cami, Mardin’de Zinciriye ve Mesudiye medreseleri, Ulu Cami, Babüsur Camisi ve Batman Çayı üzerindeki Malabadi Köprüsü önemli eserleridir.

                                    

                                           Resim -3: Malabadi Köprüsü (Dünyanın en büyük taş kemerli köprüsü)

 

·         Artuklular, bilim adamlarını da korudular. Onların döneminde yaşayan EL CEZERİ, bilim ve teknik alanında çalışmalar yapmış fizikçidir. Robot yaparak çalıştırdığı kabul edilir.

                                                                 

 

                                                    ÇAKA BEYLİĞİ (1081-1093)

    ·        Türk tarihinde Türk donanmasının kurucusu kabul edilir.

           ·         Bir ara Bizans’ın eline esir düşmüş sonra serbest kalarak İzmir’de Beyliğini                              kurmuştur.

            ·         İstanbul’u kuşatmak için Peçeneklerle ittifak kurması üzerine Bizanslılar I.                               Kılıç   Arslan’ı Çaka Bey’e kışkırtarak onun ölümünü sağladılar.





  

            Harita-2: Çaka Beyliği


Anadolu’da Kurulan Diğer Beylikler


Beyliğin Adı

Kurulduğu yerler

Sökmenliler (Ahlatşahlılar) (1100-1208)

Van, Erçiş, Tatvan, Muş

İnançoğulları(Ladik Beyliği) (1261-1368)

Denizli, Ladik

Dilmaçoğulları (Togan Ars-

lanoğulları) (1085-1394)

Bitlis, Erzen

İnaloğulları (1098-1183)

Diyarbakır, Ergani

Tanrıvermişoğulları (1081-

1093)

Efes

Çubukoğulları (1085-1213)

Harput

 








Rumeli’de Hâkimiyet Kurulması

   Rumeli’de Hâkimiyet Kurulması ü  1353’ten itibaren Rumeli’ye geçen  Osmanlılar , yaklaşık bir asır içinde bölgede hâkim güç hâline geldi....