Muhammed
Tapar dönemi (1105-1118)
Muhammed
Tapar’ın Meliklik dönemi: Sultan Melikşah’ın 1092’de vefatından sonra
başlayan taht kavgasını Berkyaruk, kardeşi Mahmut’un annesi terken Hatun’un
kuvvetlerini yendikten sonra sultan olmuştu. Sultan Berkyaruk, küçük kardeşi
Mahmut’un ölümünden sonra diğer kardeşi Muhammed’le önce Bağdat’a gitmiş
ardından Geonu nce’ye melik olarak
göndermiş yanına da Emir Kutlug Tegin’i atabeg olarak vermişti. Muhammed, Berkyaruk’un
vezirlikten azlettiği Müeyyidülmülk’ün ve diğer bazı emirlerin tahrikiyle
atabegini öldürdükten sonra saltanat iddiasında bulundu. (Yukarıda Berkyaruk
döneminde iki kardeş arasındaki taht kavgası yer alıyor)
Sultan Melikşah'ın hanımı Karahanlı prensesTerken Hatun
Muhammed
Tapar’ın Yeğeni’nden Saltanatı Alması ve Saltanat İddiaları: Muhammed
Tapar, Berkyaruk’un ölüm haberini aldıktan sonra Bağdat’a hareket etti.
Berkyaruk’un oğlu II. Melikşah çevresinde bulunan emirler Muhammed Tapar’ın
huzuruna çıkarak onu sultan olarak tanıdılar. Böylece Muhammed Tapar, Büyük
Selçuklu Devleti’nin sultanı oldu(1105). Muhammed, yeğeni Melikşah’ın atabegi
Ayaz’ın tavırlarından dolayı onu öldürttü. Muhammed, Selçuklu ailesinden Alp Arslan’ın oğlu Böri Bars oğlu Mengü
Bars’ın saltanat iddiası nedeniyle gerçekleştirdiği isyanı bastırdı(1106).
Emir Çavlı
Sakavu Olayı: Selçuklu Emiri Çavlı Fars ve Huzistan
bölgelerinde yarı bağımsız şekilde hüküm sürerken Muhammed’e biat etmesi
üzerine Sultan ona Musul ve çevresinin yönetimini vermişti. Ancak Musul’un
sabık emiri Çökürmüş bu atamadan memnun değildi. Bu nedenle Çavlı, Çökürmüş’ü
öldürünce Musul ileri gelenleri Çökürmüş’ün oğlu Zengi’yi başa geçirmeye karar
verdiler. Musul’un yöneticileri Rûm Selçuklu Sultanı I. Kılıç Arslan’ı Musul’a
davet ettiler. Kılıç Arslan bu davet üzerine Musul’a ulaştı. Bu gelişmeler
üzerine Emir Çavlı, Kılıç Arslan’ı Habur nehri kıyısında mağlubiyete uğratmış
ardından Kılıç Arslan nehri geçmeye çalışırken boğularak öldü(1107). Emir
Çavlı, Kılıç Arslan’ın oğullarından Şahinşah’ı sultan Muhammed’e gönderdi. Emir
Çavlı’nın Musul’da da itiatsizlik yapması nedeniyle yerine Mevdûd b.
Altuntekin 1108’de yönetici olarak
gönderildi. Emir Çavlı’nın sultandan af dilemesi üzerine kendisi Fars
valiliğine gönderildi.
Emir
Mevdûd’un Haçlılarla Mücadelesi: Emir
Çavlı’nın yerine Musul ve çevresinin idaresine gönderilen Mevdûd b.
Altuntekin’e Haçlılarla mücadele görevi verilmişti. Emir Mevdûd sultandan
aldığı emirle Ahlatşahlardan Sökmen el Kutbî ve Artuklulardan Necmeddin İlgazi’nin
kuvvetleri birleşerek Kont Baudouin du Bourg idaresindeki Urfa Haçlı kontluğunu
kuşattılar(1110). Bu kuşatma iki ay sürse de Haçlılara Antakya Haçlı Prinkepsi
Tankred ve Kudüs Haçlı kralının takviye kuvvetlerinin gelmesi üzerine Emir
Mevdûd, Harran’a çekilerek Dımaşk atabegi Tuğtekin’in yardıma gelmesini
beklemeye başladı. Haçlılar da Türk kuvvetlerinin birleşmesinden endişe ederek
Urfa çevresinden çekilmeye başladılar. Emir Mevdûd ve diğer Türk emirleri Fırat
nehrini geçmekte olan Haçlı kuvvetlerine yetişip nehri geçemeyen Haçlıları
kılıçtan geçirerek onların mallarını ele geçirmişlerdi. Daha sonra Urfa Haçlı
kontluğu tekrar kuşatılmış Urfa ele geçirilemese de Urfa Haçlı Kontluğu’na
önemli darbe vurulmuştu.
Sultan
Muhammed’in emriyle Musul Emiri Mevdûd, ikinci Urfa seferine çıktı. Haçlılar,
Fırat nehrinin doğunda direnemediklerinden dolayı nehrin batısına çekildiler.
Kudüs Kralı Bauouin, Türk kuvvetlerini ancak Asi nehri kıyısında durdurabildi. Mevdûn
bu defa da sadece emri altında bulunan kuvvetlerle Urfa önlerine gelerek yerli
halktan bazıları ile anlaşmaya varmış kuşatmayı kaldırdığı izlenimi vererek
çekilme izlenimi verdi. Urfa Ermenilerinin Mevdûd’a destek verip şehri Türklere
teslim edecekleri istihbaratını alan Tell Başir yönecisi Joscelin de Courtenay, derhal yardıma
gelerek şehrin düşmesini engellemiş ve Urfa Ermenilerini cezalandırmıştı. Emir
Mevdûd amacına ulaşamayarak Musul’a geri dönmek durumunda kalmıştı(1112)
Kudüs kralının Dımaşk çevresinde yapmış
olduğu saldırılardan bulanan Tuğtegin, Mevdûd’u yardıma çağırdı. Mevdûd’un
yardıma gelmesi üzerine Haçlılar barış önerseler de Tuğtegin bu öneriyi
reddetti. Türk kuvvetleri Haçlı kuvvetlerini mağlubiyete uğratmış Kadüs Haçlı
Kralı Baudouin esir edilmiş ancak kral olduğu tanınmadığından kaçıp kurtulmayı
başarmıştı (1113). Emir Mevdûd ve Tuğtegin’in başarıları İsfahan’da bulunan
sultan Muhammed Tapar’a bildirilmişti. Emir Mevdûd’un Dımaşk’a Tuğtegin’le
birlikte döndükten sonra bir batıni tarafından öldürülmesi Haçlılarla yapılan
mücadele Türk tarihi açısından önemli bir kayıp olmuştu.
Emir
Aksungur el-Porsuki’nin Haçlılarla Mücadelesi: Tuğrul
Bey’in emirlerinden Porsuk’un memlûklarından olduğu için kendisi el-Porsuki de
denilen Aksungur, Muhammed Tapar tarafından önce Bağdat şahneliğine tayin
edilmişt (1105).Emir Mevdûd’un öldürülmesinden sonra 1113’te onun yerine Musul
valiliğine getirilmiş ardından Urfa’yı kuşatmaya girişmişti. Yanında Selçuklu emirlerinden
İmaddüddin Zengi, Sincan emiri Temirek ve Ayaz da bulunuyordu. Urfa
Ermenilerinin Haçlılarla arası iyi olmadığından Aksungur’a başvurmuşlardı.
Ancak Aksungur’un emirlerinden İlgazi ile arası açılınca Urfa şehri ele geçirilememişti. Asında İlgazi,
Muhammed Tapar tarafından Berkyaruk’a sadakatinden dolayı önemli görevlerden
azledilmesi üzerine Haçlılarla mücadelede gevşek davranmıştı. Artuklulardan
İlgazi’nin üzerine yürüyen Emir Aksungur, mağlup olunca sultan tarafından
görevden alındı.Emir İlgazi, Aksungur ile yaptığı çarpışmada Muhammed Tapar’ın
oğlu Mesut’u da esir etmişti. İlgazi, sultandan korktuğu için Antakya Haçlı
kontu Roger ile anlaşsa da daha ileride anlatacağımız gibi Haçlıları büyük bir
bozguna uğratıp Roger’i esir edecekti.
Emir Porsuk’un
Haçlılarla Mücadelesi(1115): Emir Aksungur’un görevden
alınmasından sonra yerine Selçukluların emirlerinden Porsuk’un oğlu Porsuk
Haçlılarla mücadelede görevlendirilmişti. Porsuk, Haçlıların üzerine
yürüyecekken, Dımaşk Ayabegi Tuğtegin’in ve halep emiri ile İlgazi’nin isyan etmesi üzerine sultanın izniyle isyanı
bastırmak için Hama’yı yağmalamış ardından bölgeyi Humus valisi Hayırhan’a
vermişti. Daha sonra Porsuk Kefertab üzerine yürüdü.Selçuklulara isyan halinde
olan üç emir Kudüs kralı Baudouin ve Trablusşam Kontu Pons ile anlaşmışlardı.
Porsuk geri çekilme görüntüsü vermesine aldanan müttefikler geri çekilince
Kefertab’ı ele geçiren emir şehri Münkızoğullarına bıraktı. Porsuk, Tell Dânis
istikametinde ilerleyen emire Haçlılar baskın yapıp onu mağlubiyete
uğratmışlardı. Ordugahı ele geçirilen emir Porsuk esir düşmekten zar zor
kurtuldu. Tell Danis yenilgisi üzerine Muhammed Tapar bir daha Haçlılara karşı
bir ordu göndermedi ve emir Porsuk üzüntüsünden vefat etti. Büyük Selçukluların
otoritesinin bölgede zayıflaması üzerine
el Cezire ve Suriye’de yerel hanedanlar ortaya çıkmaya başlamıştı.
Tuğtegin ise sultandan af dilemiş ve kendisine Suriye’nin yönetimi verilmişti.
Gürcülerle
İlişkiler
Selçuklulardaki
taht kavgalarından ve bazı Selçuklu emirlerinin isyanlarını fırsat gören Gürcü
kralı II. David Selçuklu ülkesine istila girişimi yaptı. II. David Hristiyan
olan Kıpçak kabilesinden faydalanarak ordusunu kuvvetlendirmitşti. II. David,
Gence taraflarına kadar ilerlese de Muhammed Tapar birleşik Gürcü-Kıpçak
kuvvetleri üzerine güçlü bir ordu göndermiş ve onları bozguna uğratmıştı (1110)
.
Batınilerle
Mücadele(1107-1117) ve Muhammed Tapar’ın vefatı
Şii
mezhebinin bir kolu olan İsmaililerin bir kısmına Batıni de denilmektedir. Hz
Ali’nin soyundan olan altıncı imam Ca’fer es Sadık büyük oğlu olan İsmail’in
imam olması gerektiğini düşünüp küçük oğlu Musa el Kazım’a imamlığın geçmesi üzerine bunun haksız olduğunu
düşünürler. Böylece şii dünyası da kendi aralarında da ayrılmış oldu.
Temsili Alamut Kalesi |
Sultan
Muhammed’i uğraştıran en önemli olaylardan biri de Batınilik mevzusu olmuştu.
Batiniler, Melikşah döneminden itibaren kuvvetlenmeye başlamışlardı. Muhammed,
Batinilere karşı önlemler alarak ilk önce
Şahdiz (Dizkûh) denilen kalelerine sefer yaptı. Kale ele geçirilip yöneticisi
olan İbn Attaş esir edilerek bir çok Batıni’yi öldürttü. Sultan Muhammed, emir
Çavlı komutasında Batınilerin üzerine ikinci sefer emrini verdi. Alamut kalesi üzerine yapılan sefer kışın
yaklaşması üzerine başarısızlıkla sonuçlandı. Sultan Muhammed döneminde
Batiniler üzerine Atabeg Anuştegin gönderildi. Bu emir Batinilere ait olan Bîre
kalesini ele geçirmeyi başardı. Anuştegin’in Alamut son Alamut seferi sultanın
vefat haberiyle yarıda kalmıştı.
Sultan
Muhammed Tapar, hastalıktan kurtulamayacağını anlayınca beş oğlundan
Mahmud, Tuğrul, Mesud, Süleyman Şah, Selçuk Şah’tan Mahmut’u on üç
yaşındaki en büyük oğlunu veliaht ilan etmiş ve emirlerden onun adına biat
almıştı. Muhammed otuz altı yaşında İsfahan’da vefat etti.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder